Değerli kardeşlerim, bizlerin Allah’ın emrettiği İslam’ı yaşadığımızdan emin misiniz? Kendimize gönül rahatlığıyla ben Müslümanım ve Allah’ın emrettiği dini yaşıyorum onun istediği yolundan gidiyorum diyebiliyor musunuz? Gelin birlikte imanımızı Kur’an ile kontrol edelim, eğer gerçekten Allah’ın Kur’an’da emrettiği hükümlerin ışığında inancımızı yaşıyorsak, hiç sorun yok demektir. Ya Allah ne emrediyorsa, tam tersini Allah’ın dini İslam dini diye yaşıyorsak. En güzeli bu can bu bedenden ayrılmadan, yaşadığımız dini, SORUMLU OLDUĞUMUZ KUR’AN’DAN SORGULAYALIM Kİ, HESAP GÜNÜ PİŞMAN OLANLARIN SAFINDA KENDİMİZİ BULMAYALIM.
Bazı kardeşlerimiz hemen şöyle diyecektir, Kur’an ile nasıl sorgulayacağız, her bilgi detaylı Kur’an’da yok ki. Eğer bunu söylüyorsak bizler, inanın Kur’an’dan zerre kadar haberimiz yok demektir. Peki neden? Çünkü bir Müslüman böyle bir söz söylemez, söyleyenlere de asla inanmaz. Çünkü Allah çok net bir hüküm veriyor ve diyor ki, “YALNIZ KUR’AN’IN İPİNE SARILIN, ÇÜNKÜ SİZİ KUR’AN’DAN HESABA ÇEKECEĞİM.” Allah’ın bu hükümlerine iman eden bir Müslüman, yalnız Kur’an ile İslam yaşanmaz diyerek, kendisine emin olamayacağı başka kaynakları da dinin emri kabul eder mi? Ediyorsa, Kur’an’a sözde iman etmiş, imanı kalbine yerleşmemiş demektir.
Allah Kur’an’da, insanları yoldan saptıran cinler ya da insanlara, İBLİS YANİ ŞEYTAN OLDULAR DİYOR. Onların tuzaklarından korunmanın yolunu Kur’an’da anlatırken de, bizlerin aklımızı Kur’an ile kullanarak, yalnız Kur’an’a sarılmamız gerektiğini, onun sınırlarını aşmadan hayatımıza geçirmemizi emrediyor. Bu uyarılara uymayanlar içinde, insan Rabbine karşı çok nankördür diyerek, bakın ne diyor. “ONLARIN ÇOĞU ALLAH’A ANCAK, ORTAK ŞİRK KOŞARAK İNANIRLAR.” (Yusuf 106) Seçim sizin, hepimiz bu dünyada Kur’an’dan imtihan oluyoruz. Sizce imtihan olduğumuz kitabın dışına çıkarak, ebedi hayatımızı riske, tehlikeye atmaya değer mi?
Günümüzde yaşanan İslam’ın genel çoğunluğu, ne yazık ki bu mantık üzerine kurulmuş ve topluma inandırılmış. Bunu söyleyen bir Müslüman Kur’an’ı baş tacı yapmayıp, onun yanına koyduğu kitapların yarattığı dini yaşıyor demektir ki, günümüzün içler acısı hali bunu gösteriyor. Bakın daha makalemin ilk sorusunda sorun yaşadık ve anlaşamadık. Bunun nedeni Kur’an’ı hiç anladığımız dilden dikkatle okumadığımızdan ve ayetleri bir bütün olarak anlamaya çalışmadığımızdan kaynaklanıyor. Gerçi yaşadığımız İslam’ın Kur’an ile sorgulanamayacağını, çünkü her bilginin Kur’an’da olmadığına Müslümanları ikna edenler, MÜSLÜMAN TOPLUMA SEN SAKIN KUR’AN’I TERCÜMESİNDEN OKUMA, YANLIŞ ANLARSIN, BÜYÜK GÜNAHA GİRERSİN MANTIKSIZLIĞINI BİLE KABUL ETTİRDİKLERİ İÇİN, ALLAH’IN RESULÜNÜN ADINI KULLANARAK KUR’AN DIŞI, HER İSTEDİKLERİ RİVAYETİ TOPLUMA, DİNİN EMRİ DİYE KABUL ETTİRMİŞLERDİR.
Buna inanmış bir topluma, asla Kur’an gerçeklerini ne kabul ettirebilirsin, nede Allah’ın vahyi ile buluşturabilirsin. Rabbimiz BİZ KİTAPTA HİÇBİR EKSİK BIRAKMADIK diyor, Kur’an’ın adeta eksikliğini ortaya çıkarmaya çalışırcasına, mezheplerin ve rivayetlerinin dine yaptığı ilaveleri örnek verip, hadi göster bakalım namazın kaç rekât olduğunu Kur’an’dan. Ne kadar zekât vereceğimiz yazıyor mu Kur’an’da diyerek, Allah’ın sınırlamayıp imtihanımız gereği serbest bıraktığı şeyleri, ellerimizle sınırlayıp bir de Rabbimizin kitabını adeta eksik, detay sız çıkarmaktan korkmuyoruz. İŞTE BUNA CAHİL CESARETİ DENİR.
Düşünebiliyor musunuz Rabbimiz çok açık, SİZLERİ KUR’AN’DAN SORUMLU TUTYORUM diye hükmünü veriyor ayetinde. Bu ve benzeri onlarca ayeti görmezden, duymazdan gelerek, Resule ait olduğu iddia edilen ama Kur’an’ın asla bahsetmediği, onaylamadığı konuları da dinin asli unsuru yaparak, İSLAM KUR’AN VE RESULÜN SÜNNETİ YANİ RİVAYET HADİSLERİ İLE YAŞANIR diyerek, Allah’ın sakın Kur’an’ın sınırlarını aşmayın hükmüne inat, ucunun nereye gideceği belli olmayan bir dipsiz kuyuya kendimizi atıyoruz ve SINIR TANIMAZ BİR DİN YARATIYORUZ KENDİMİZE.
Değerli din kardeşlerim lütfen inancımızı Kur’an ile sorgulayalım, çünkü inanın ŞİRK BATAĞINDA yaşıyoruz inancımızı. Bunu ben söylemiyorum, Rabbimiz iman edenlerin çoğu Allah’a şirk koşmadan iman etmezler diye bizleri uyarıyor ama ne duyan var, nede bu uyarıya inana var. Tekrar hatırlatmak istiyorum, Rabbimiz Ali İmran 103. Ayetinde, bizlerin nereye sarılmamızı emrediyordu? “HEP BİRLİKTE ALLAH'IN İPİNE SARILIN VE AYRILIĞA DÜŞMEYİN.” Sizce Allah’ın ipi ne olabilir? Kur’an ve Resulün rivayet hadisleri olabilir mi? Zuhruf suresi 43 ve 44. Ayetlere bakalım neymiş sarılmamız gereken Allah’ın ipi. “SEN, SANA VAHYEDİLENE SIMSIKI SARIL! ELBETTE SEN DOĞRU YOLDASIN. O KİTAP SANA VE KAVMİNE BİR HATIRLATMADIR. YAKINDA ONDAN SORGULANACAKSINIZ.” Demek ki sorgulanacağımız ve ipine sarılacağımız kitap yalnız Kur’an’mış. Peki, biz Müslümanlar bu ayetlerin uyarılarının ışığında mı yaşıyoruz Allah’ın dini İslam’ı? Yaşamadığımız gibi, Allah ne emrediyorsa tam tersini yapıyoruz.
Çok ilginçtir Rabbimiz Kur’an’da kadın ya da erkek ayırmadan zina yapana nasıl bir ceza verilmesi gerektiğini çok açık bizlere bildirdiği halde, hala bazı Müslümanların, aslında zinanın cezası RECM EDİLMEKTİ ama bu ayet kayboldu Kur’an’a geçmedi diyebiliyorlar. İyide Allah’ın Kur’an’ı ben koruyorum hükmüne siz iman etmiyor musunuz da, bu yalana inanıyorsunuz? Hatırlatmak isterim bu batıl inanç Yahudi inancıdır ve bizlerin inancımıza nasıl sinsi bir şekilde girdiklerine açık bir kanıttır, lütfen farkında olmadan YAHUDİLEŞTİRİLMİŞ MÜSLÜMANLARDAN OLMAYALIM. Bu yanlışları yaparsak, inanın o zalim Yahudilerle bir tutulur onlarla Haşrediliriz. Zina ile ilgili ayeti ne yapacağız bu durumda? Tabi cevap yok çünkü akıl bir kenara konmuş, ne dediğimizi bilmeden konuşup duruyoruz.
Yine Kur’an ile sorgulamadan, onun onayını almadan İslam dinine özellikle Yahudilerin kendi inançlarından bizlerin inancına soktuğu, Allah’ın Resullerinin de dinde hüküm koyma yetkisinin olduğu inancıdır. Kur’an’ı anlayarak ve düşünerek okumazsan inanın Yahudilerden hiç farkımız kalmaz, kalmadı da zaten. Bakın Yahudiler neye inanıyor. "GAYRİ MATLUV" VAHİY İNANCI.( PEYGAMBERE TEVRAT DIŞINDAN GELEN VAHİY) HAHAMLARA GÖRE MUSA'YA TEVRAT'IN BİR BENZERİ VERİLMİŞTİR. O DA TALMUD'DADIR.” Ne dersiniz, bunu bir yerden hatırladınız değil mi? Bizlere İslam’ı anlatanlarda İslam’a soktukları batıl hurafe beşeri FIKIH inancını toplumun kabul etmesi için, Allah Resulüne de Kur’an’da olmayan konularda detaylı bilgi verme ve hüküm koyma yetkisi vermiştir demiyorlar mı? Bunu kabul ettirebilmek içinde bakın Allah birçok ayetinde, ALLAH’A VE RSULÜNE UYUN diyor, demek ki Resullerde dinde hüküm koyabiliyormuş diyerek, İslam toplumu aldatılıyor inanın buna, YAHUDİLEŞTİRİLİYORUZ. Hâlbuki Kur’an neden Allah’a ve Resulüne uyun isim tamlamasını kullandığını, diğer ayetlerde birçok kez açıklıyor ve diyor ki, RESULÜM SİZLERİ YALNIZ KUR’AN İLE UYARACAK, ÇÜNKÜ ONUN GÖREVİ YALNIZ TEBLİĞ ETMEKTİR DİYE AÇIKLAMA YAPIYOR. Örnek verelim.
“ALLAH’A İTAAT EDİN, ELÇİ’YE DE İTAAT EDİN! YÜZ ÇEVİRİRSENİZ (BİLİN Kİ) ELÇİMİZE DÜŞEN GÖREV, SADECE APAÇIK TEBLİĞDİR.” (Tegabun 12 )
“KİM RESUL’E İTAAT EDERSE, ALLAH'A İTAAT ETMİŞ OLUR. YÜZ ÇEVİRENE GELİNCE, SENİ ONLARIN BAŞINA BEKÇİ GÖNDERMEDİK!” (Nisa 80 )
“BU KUR’AN BANA VAHYOLUNDU Kİ, ONUNLA SİZİ VE ULAŞTIĞI HERKESİ UYARAYIM.” (ENAM 19)
“RABBLERİNİN HUZURUNDA TOPLANACAKLARINDAN KORKANLARI, KUR'ÂN İLE UYAR! ONLAR İÇİN RABBLERİNDEN BAŞKA NE BİR DOST NE DE BİR ARACI VARDIR; BELKİ SAKINIRLAR.”( ENAM 51)
“DE Kİ: “BEN SİZİ ANCAK VAHY İLE UYARIYORUM.” AMA SAĞIRLAR UYARILDIKLARI VAKİT ÇAĞRIYI İŞİTMEZLER.” (Enbiya 45)
Demek ki Rabbimiz, Kur’an’ı tebliğ ederken Resulüne yardımcı olmak ve kolaylık sağlamak için, Resulünün tebliğine kullarının uymasını istiyor. Çünkü Allah, Resulünü sürekli kontrol altında tutuyor ve gerektiğinde uyarıyordu. Ama bizlere rivayet yolla ulaşan hadisleri, hiç kimse korumuyor tam tersine Rabbimiz, sakın emin olmadığın bilgilerin ardına düşmeyin, sizleri sorumlu tutarım diye uyarıyor ve bizlerin bu uyarıya uyup uymayacağımız konuda imtihan ediyor. Sanırım bu imtihandan İslam toplumu, çok zayıf bir not alacağı kesin gibi görünüyor.
Değerli dostlarım kardeşlerim, lütfen Rabbimizin uyardığı gibi yalnız Allah’ın ipi Kur’an’a sarılalım ve Kur’an’ın asla sınırlarını aşmadan, batıl ve rivayetlerden uzak Onu hayatımıza geçirelim ki, bizleri Allah ile aldatanların tuzağına da düşmeyelim.
Saygılarımla
Haluk GÜMÜŞTABAK
https://kuranadavet1.wordpress.com/
https://twitter.com/KURANA_DAVET
http://www.hakyolkuran.com/
https://www.facebook.com/Kuranadavet1/
https://hakyolkuran1.blogspot.com/