Bu makalemde sizlere hatırlatmak istediğim ayet, gerçekten çok ama çok önemli. Çünkü bu ayeti hayatımıza geçirmediğimiz için yaşadığımız inancımızda delil, kanıt nedir bilmediğimiz gibi, her söylenene de inanmak zorunda kalıyoruz. Bizler İslam'ı Kur’an'dan uzak, öyle bilgilerle yaşıyoruz ki, zerre kadar söylenenleri düşünme, sorgulama, araştırma gereği duymuyoruz. Bu yazımda sizleri düşünmeye davet etmek istediğim ayet, Bakara suresi 111. ayet olacak. Önce ayeti yazalım, daha sonrada bu ayetten almamız gereken kısadan hisseyi çıkarmaya çalışalım.
Bakara 111: ONLAR, “YAHUDİ VEYA HIRİSTİYAN OLANLAR HARİÇ, HİÇ KİMSE CENNETE GİREMEYECEK” DEDİLER. BU ONLARIN KURUNTUSUDUR. DE Kİ: “EĞER SÖZÜNÜZDE DOĞRU İSENİZ KESİN KANITINIZI GETİRİN!” (Kur’an Yolu Diyanet işl.)
Dikkat ederseniz Yahudi ve Hıristiyanlar, kendi nefislerinde Allah'ın indirdiği kitaplardan uzak, atalarının hurafe FIKIH inançları gereği, kendilerini temize çıkartıp, karşısındaki toplumlara karşı, Allah'tan hiçbir kanıtları olmadan, çok dikkat çekici bir söz söylüyorlar ve diyorlar ki, “Yahudiler veya Hıristiyanlar hariç, hiç kimse asla cennete giremeyecek” Allah da bu sözleri söyleyen batıl yolcularına, bakın nasıl cevap veriyor? “EĞER GERÇEKTEN DOĞRU SÖYLÜYORSANIZ DELİLİNİZİ, KANITINIZI GETİRİNİZ.”
Allah'ın bizlere, bu ayetiyle anlatmaya çalıştığı çok şeyler var, ama bizler zerre kadar Kur'an'dan ders almıyoruz. Bunun nedeni, tıpkı kitap ehlinin yaptığı gibi, bizlerin Kur’an ile bağının kesilmiş olmasıdır. Tabi bundan bizzat bizler sorumluyuz. Geçmiş toplumlarda, bugün bizlerin yaptığı yanlışın aynısını yapmışlar. Allah aynı yanlışları yapmamamız için, Kur’an'da bizlere hepsinden örnekler verdiği halde, bizler bu örneklerden dersler alamıyoruz. Çünkü Allah'ın rehber olsun diye gönderdiği NURUNU, bizler anlamadan okuyoruz. Yalan ve iftiralarının açığa çıkmasını istemeyenler, topluma bu yanlışı öğrettiler ve anlamasan da Kur’an'ı oku, Allah sevap yazar dediler. Kur’an sevap makinesi değil, yol gösterici rehberdir Allah'ın uyarıcı mesajlarıdır. Onu anlayarak okuyup, Allah'ın istediklerini yerine getirmediğimiz takdirde, asla sevap kazanamayacağımızın lütfen artık farkında olalım. Ayette Allah, kendilerini temize çıkaran Ehli kitaba karşı, doğru söylüyorsanız kanıtınızı, delilinizi getirin derken, sizce bu kanıtı nereden istiyor olabilir Rabbimiz? Bunu eğer anlayabilirsek, yaptığımız onca yanlışında farkında oluruz. Genel çoğunluğumuzun, anlamamakta ısrar ettiğini ne yazık ki görüyoruz.
Değerli din kardeşlerim. Bu ayet bizlere, çok önemli bir ders veriyor ve diyor ki, “ BİRİLERİ SİZLERE DİN ADINA BİRŞEYLER SÖYLÜYOR, ANLATIYORSA ALDANMAK İSTEMİYORSANIZ, BUNUN APAÇIK KANITINI ONLARDAN İSTEYİNİZ.” Şimdide şu soruyu soralım kendimize, imanımız adına kesin kanıt bizler için ne olabilir? Bunu söylediğimde, yaptığımız O büyük yanlış cevabı duyar gibiyim. “İSLAMDA KANIT, KUR’AN VE SÜNNET YANİ PEYGAMBERİMİZİN HADİSLERİDİR.” Bakın yukarıdaki ayette, Ehli kitabın inancında da aynı düşünce, itikat vardı. Onların elinde de Allah'ın kitabı vardı ama ona bakan yoktu. Onun yanında da atalarının rivayet ve sanı bilgilerden oluşan, FIKIH inançları vardı ve onlar diyorlardı ki, bizler asla cehenneme gitmeyeceğiz. Hatırlatırım Allah'ın kitabında asla böyle bir hüküm yok. Bu inançları onlarda kendi Resulleri üzerinden delillendirmeye, kanıt göstermeye çalışıyorlardı ama Allah bunu kabul etmediğini söylüyor ve kesin kanıt getirin diye ikaz ediyor. Allah ben böyle bir hüküm vermediğim halde, nasıl olurda bunları söylersiniz diyerek, Ehli kitaba karşı sizin kanıtınız yok, hepsi yalan ve uydurmadır diyor. ÇÜNKÜ KESİN KANIT, BENİM KATIMDAN GELENDİR UYARISINI YAPIYOR.
Bunları yazarken, televizyonlarda Allah'ın Kur’an'da tek kelime dahi bahsetmediği, detay vermediği, hükmetmediği onca yalan ve iftiraları, dinin içindeymiş gibi gösterenler geldi aklıma. Çok daha ilginci bu kişiler, sakın bu hadisleri Kur’an'da yok diye kabul etmemezlik yapmayın, dinden çıkarsınız sözleri, bizlerin İslam'ı nasıl KANITSIZ, DELİLSİZ MESNETSİZ YAŞADIĞIMIZA ACI VE ÜZÜCÜ ÖRNEKLERDİR. Kitap Ehlinin geçmişte yaptığı aynı yanlışlardan, ne yazık ki bizler örneklerini gördüğümüz halde ders almadık ve dedik ki, “MÜSLÜMAN OLAN ASLA CEHENNEM YÜZÜ GÖRMEYECEKTİR.” Elbette bu sözlerin de kanıtı batıl ve hurafe bilgiler, ASLA KUR’AN'DA BÖYLE BİR KANIT YOKTUR. Kur’an herkesin yaptığının karşılığını, Allah katından alacağını söyler ve bakın apaçık nasıl bir uyarı yapar.
Bakara 62: ŞÜPHE YOK Kİ, İMAN EDENLER, YAHUDİLER, HIRİSTİYANLAR VE SABİÎLER, BUNLARDAN HER KİM ALLAH'A VE AHİRET GÜNÜNE GERÇEKTEN İMAN EDER VE SALİH AMEL İŞLERSE ELBETTE RABBLERİ KATINDA BUNLARIN ECİRLERİ VARDIR, BUNLARA BİR KORKU YOKTUR, BUNLAR MAHZUN DA OLACAK DEĞİLLERDİR. (Elmalı meali)
Değerli din kardeşlerim, işte kanıt böyle olur. Allah Kur’an'da onlarca, yüzlerce ayetinde, yalnız Kur’an'ın ipine sarılın, çünkü sizleri Kur'an'dan sorumlu tutuyorum, onun için KUR’AN'I DELİL, KANIT OLARAK ALIN, çünkü elçim sizleri Kur’an ile uyaracak diye uyarır. Allah hükmüme hiç kimseyi ortak etmem diyorsa, lütfen affedilmeyecek, büyük günahlar işleyerek, Allah'ın Resulünü neredeyse dinde Allah'ın ortağı konumuna getirmeyelim. Mahşer günü Resulün şahitliğinde, onun yüzüne inanın bakamayız. ALLAH KİMİN TAKVACA ÜSTÜN OLDUĞUNU, YALNIZ BEN BİLİRİM DİYORSA, BİZLER KİM OLURSA OLSUN ONUN İMANI, İNANCI KONUSUNDA HÜKÜMLER VERMEYELİM. MÜLKÜN SAHİBİ ALLAH TIR, EN ADALETLİ YARGILAYAN DA O'DUR. BİZLERE DÜŞEN, ALLAH'IN İSTEDİĞİ DOĞRU YOLDA YÜRÜMEK VE ONUN RIZASINI KAZANMAK OLMALIDIR. Allah'ın vahyini delil kanıt olarak yeterli görmeyen kullarını Allah, bakın nasıl uyarıyor.
"HAKKINDA HİÇBİR DELİL İNDİRMEDİĞİ ŞEYLERİ ALLAH’A ORTAK KOŞTUKLARINDAN DOLAYI; İNKÂR EDENLERİN KALPLERİNE KORKU SALACAĞIZ. BARINAKLARI DA CEHENNEMDİR. ZALİMLERİN KALACAKLARI YER NE KÖTÜDÜR." (Ali İmran 151)
"EĞER SİZ KULUMUZA İNDİRDİKLERİMİZE DAİR BİR KUŞKU TAŞIYORSANIZ, HAYDİ, HEMEN ONUN BENZERİ BİR SÛRE GETİRİNİZ VE EĞER SÖZÜNÜZE SADIKSANIZ, ALLAH DIŞINDAKİ TANIKLARINIZI DA YARDIMA ÇAĞIRINIZ!"(Bakara 23)
Demek ki Allah'ın dini İslam'da tek kanıt, delil Allah'ın indirdiği Kitapta olanlarmış. Onun için Rabbimiz, hakkında hiç bir delil indirmediği şeylere inanarak Allah'a şirk koşuyorsun diyor ama ne yazık ki, ÇOK AZ TOPLULUK HARİÇ, NE DUYAN VAR NEDE DİKKATE ALAN. Devamındaki ayette de Allah, biz kullarına kızgınlığını göstermek için, indirdiğim Kitap hakkında kuşku duyarsanız diyor. Hepsi Kitap Ehli nasıl bir kuşku duyabilirler, burası önemli. Kitap ehli, tıpkı günümüzde bizlerin yaptığı yanlışımızda olduğu gibi ALLAH'IN VAHYİNİ, İNANÇLARINI YAŞAYABİLMEK İÇİN YETERLİ GÖRMÜYOR, ATALARININ İNANÇALRI İLE HARMANLAYARAK YAŞIYORLARDI. Allah halbuki yalnız indirdiğim vahye sarılın, sakın emin olmadığınız bilginin ardına düşmeyin diye, hem Kitap ehlini hem de bizleri uyardığı halde, onlarda bizde ne diyoruz? YALNIZ ALLAH'IN VAHYİ İLE İSLAM YAŞANMAZ. Bu hatayı yaptıkları ve bizler yaptığımız için Allah, ŞÜPHENİZ VARSA HADİ BİR BENZERİ SURE, YADA AYET GETİRİN BAKALIM DİYEREK, ASLA HİÇ BİRİMİZİN BUNU YAPAMAYACAĞINI, KIZGIN BİR ÜSLUPTA SÖYLEDİĞİ HALDE, NE DUYAN VAR NEDE GÖREN.
Yaptığımız ibadetlerin, dualarımızın boşa gitmesini istemiyorsak, KUR’AN'DAN BAŞKA KANIT, DELİL ARAMAYALIM, yoksa Ehli kitabın yanlışlarını, bizlerde tekrarlamış oluruz. Herhangi bir konuda din ve iman adına fikirlerini söyleyenlere, BU KONUDA ALLAH KUR’AN'DA NE DEMİŞ ACABA diyerek, önce Kur’an'a danışmalıyız, araştırmalıyız. Yaptığımız büyük yanlışlardan biriside, Kur’an'ın bahsetmediği, hükmetmediği onca batıl bilgileri aklamak, dinin ana unsuru yapmak adına çaba gösterip, ayetlerin anlamlarını eğip, bükerek ayetlere bahsedilmeyen anlamlar verip, kendimize kanıtlar yaratmayalım, inanın mahşer günü çok üzülürüz. “GERÇEK HAK OLAN, RABBİNDEN GELENDİR; O HALDE SAKIN ŞÜPHEYE DÜŞENLERDEN OLMA!” (Bakara 147)
ALLAH HUZURUNDA, AYETİN DE BAHSETTİĞİ GİBİ, İMANIMIZ ADINA APAÇIK TEK KANIT KUR’AN DIR, LÜTFEN BUNU UNUTMAYALIM.
Saygılarımla
Haluk GÜMÜŞTABAK