KUR'AN A DAVET

 

 

 

AMACIMIZ HURAFEDEN, BATILDAN ARINMIŞ BİR İSLAM YAŞAMAKTIR. ONUN İÇİNDE REHBERİMİZ,  ALLAH IN KORUMASI ALTINDA Kİ, YALNIZ KUR'AN DIR.

YAZILARIMIN OLDUĞU DİĞER SİTELERİM.

 

https://kuranadavet1.wordpress.com/

https://twitter.com/KURANA_DAVET

http://www.hakyolkuran.com/

https://www.facebook.com/Kuranadavet1/

https://hakyolkuran1.blogspot.com/

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 
Takvim

 
Gerekli Linkler

 
SINIR TANIMAYAN BİR DİN YARATTIK KENDİMİZE.
Allah Kur’an ın tümüne iman etmiş görünüp de, hurafe inançlarını yaşamaya devam etmek için, ayetlerin bir kısmının üstünü örten, görmezden gelenlere Kur’an KÂFİR diyor. Yani Kur’an ın tüm ayetlerine, koşulsuz ve şartsız iman etmemizi ve bunun tersi olan hiç bir şeyi kabul etmememizi, özellikle istiyor bizlerden. Allah ın elçisine iman etmek isteyen bir kısım Ehli kitap, kendi hurafe inançlarına da iman etmeye devam etmek istemişlerdi. Bunu Allah asla kabul etmedi ve Kur’an dan başka hangi söze inanacaklar, yada yine bir başka ayetinde, Allah dan ve onun ayetlerinden sonra, hangi söze inanacaklar diye uyarıp, bizlerin sorumlu olduğu yalnız Kur’an olduğu gerçeğini, çok açık bildirilmiştir. 
 
Bu konuya çok önem veren Rabbimiz, imanımızın Kur’an ile sınırlandığını, asla sınırları aşmamamız gerektiği konusunda da bizleri uyarır. KİM ALLAH'IN SINIRLARINI AŞARSA İŞTE, ONLAR ZALİMLERDİR diyerek, Allah Kur’an ile kendi sınırlarını çizmiş ve bizlerin bu sınırlar içinde İslam ı yaşamamızı emretmiştir. Peki bizler, Kur'an ın sınırlarında mı İslam ı yaşıyoruz? Bu soruyu lütfen kendimize soralım ve cevabını da titizlikle arayalım ve kendimize verelim. Allah ın bizlerden istediği şu iki konu üzerinde birlikte düşünelim.
 
1. KUR’AN IN TAMAMINA VE HİÇBİR AYETİ GÖRMEZDEN GELMEDEN, ÜSTÜNÜ ÖRTMEDEN İMAN EDİYOR VE YAŞIYOR MUYUZ? 2. KUR’AN IN SINIRLARINI TANIYOR VE O SINIRLARI ASLA AŞMIYOR MUYUZ?
 
Gerçektende bu iki konu, çok ama çok önemli. Acaba bugün bizler Allah ın bu emirlerini hayata geçiriyor muyuz, ne dersiniz? İlk yazdığımız konu üzerinde düşünelim. Bizlere sorulduğunda hepimiz Kur’an ın tamamına iman ediyoruz deriz. Deriz ama daha sonra bu sözlerimizi doğrular niteliğinde mi yaşarız inancımızı? Elbette söylemekle olmaz, yaşamakla olur. Bugün ne yazık ki Kur’an ayetlerinin onlarcasının, günümüzde hükmü kalktığını yani NESİH edildiğine inanır bazı Müslümanlar. Şu ayet gelince, bu ayetin hükmü kalkmıştır, ya da şu hadis bu ayetin hükmünü kaldırmıştır inancı, ne yazık ki toplumda kabul gören bir inançtır. DÜŞÜNEBİLİYOR MUSUNUZ HADİSLERİN, KUR’AN AYETLERİNİ NESİH ETTİĞİNİ, YANİ HÜKMÜNÜ KALDIRDIĞINA BİLE İNANAN BİR İNANÇ YARATTIK ELLERİMİZLE.
 
Peki, Kur’an bu düşünceye onay veriyor mu? Tabii ki hayır. Kur’an, daha önceki kitaplar arasında bazı hükümlerin değiştiğini ve bizlere bizim için en uygun olanı gönderdiğinden bahseder. Ama Kur’an içinde, hükmü kalkmış tek bir ayet dahi olduğunu asla söylemez. Öyle olsaydı, Allah ın Resulü hükmü kalkmış bir ayeti neden yazdırsın da bizlere ulaştırsın Kur'an da. Neden Allah Kur’an ın bir kısmına inanıyor da, bir kısmına inanmıyorsunuz diyerek, o günkü toplumu ve bizleri Kur’an ın tümüne inanmamız için ikaz etsin. Bu durumda bazı din kardeşlerimiz, birçok ayetin hükmü nesih edilmiştir diye inandığında, o ayetleri de hayatlarına geçirmediğinde, sizce gerçek iman etmiş olur mu? Yorum ve karar sizin. Allah bir ayetinde neleri haram kıldığını anlatırken, bakın bu konuyla ilgili nasıl bir sınır çiziyor.
 
Maide 87: Ey iman edenler! Allah'ın size helal kıldığı iyi ve temiz şeyleri (siz kendinize) haram kılmayın ve SINIRI AŞMAYIN. Allah sınırı aşanları sevmez.
 
Peki, bizler bu konuda neler söylüyoruz. Haram ve helallerin hepsi Kur’an da yoktur, şunları da peygamberimiz haram kılmıştır, deme yanlışını yapmıyor muyuz? Tabi Kur’an da asla bahsedilmeyen, uzunca bir haramlar listesini sizlerde biliyorsunuz. Hâlbuki ayet ne kadar açık. Allah haramları Kur’an da açıkladığını ve bunun dışına çıkarak kendinize haramlar edinmeyin, böylece Allah ın KOYDUĞU SINIRLARI AŞMAYIN diyerek bizleri uyarıyor. Ayetin sonunda da, ALLAH SINIRLARI AŞANLARI SEVMEZ diye bizleri ikaz ediyor. AMA BİZLER ALLAH IN KOYDUĞU SINIRLARI ÖYLE BİR AŞTIK Kİ, ADETA SINIR TANIMAZ OLDUK. Böyle yapıp, Allah ın sınırlarını aşınca, elbette Rabbimizin sevgisinden, şefkatinden uzak kalıyoruz. Dualarımızda, yaptıklarımız ölçüsünce karşılık buluyor. Allah geçmiş kavimleri neden cezalandırdığının örneğini de veriyor ve bakın ne diyor.
 
Maide 78: İsrâiloğulları'ndan kâfir olanlar, Dâvûd ve Meryem oğlu İsa diliyle lânetlenmişlerdir. BUNUN SEBEBİ, SÖZ DİNLEMEMELERİ VE SINIRI AŞMALARIDIR.
 
Lütfen ayete dikkat edelim. İnkar edenler yani Kafir oldular dedikleri kişiler Kitap Ehli. Allah lanetlediği toplumların, ne maksatla cezalandırıldığını bakın ne kadar açık bir şekilde belirtiyor bizlere. BUNUN SEBEBİ, GÖNDERDİĞİMİZ KİTAPLARIN DIŞINA ÇIKIP SÖZ DİNLEMEMELERİ, SINIRI AŞMALARIDIR DİYOR. Özellikle tekrar etmek istiyorum, kâfir diye bahsedilenler, Allah a inanmayanlar değil, ALLAH IN KOYDUĞU SINIRI AŞANLAR. SİZCE BİZLERDE, ALLAH IN KUR'AN DA KOYDUĞU SINIRLARI AŞMADIK MI? Allah Tevbe suresi 112. ayetinde müjdelenecek ve mükâfatlandırılacak olanların kimler olduğunu sayarken, en sonunda yine çok önemle dikkatimizi çekerek, ALLAH IN SINIRLARINI KORUYANLARIN, mükâfatlandırılacağını söyler. Konumuzun daha iyi anlaşılması için iki ayet örneği daha vermek istiyorum.
 
Maide 77: De ki: “Ey Kitap ehli! HAKKIN DIŞINA ÇIKARAK DİNİNİZDE AŞIRIYA GİTMEYİN. Daha önce sapmış, birçoklarını da saptırmış ve dümdüz yoldan da şaşmış bir milletin arzu ve keyiflerine uymayın.”
 
Nahl 116: Dillerinizin uydurduğu yalana dayanarak, “Bu helâldir, şu da haramdır” demeyin! ÇÜNKÜ ALLAH'A KARŞI YALAN UYDURMUŞ OLURSUNUZ. Şüphesiz Allah’a karşı yalan uyduranlar, kurtuluşa eremezler.
 
Sınırın aşılmasından, AŞIRIYA GİDEREK HAKKIN DIŞINA ÇIKILMASINDAN maksadın ne olduğu, bu iki ayette çok güzel anlaşılıyor. Allah ın sınırlarının, Kur’an hükümleri ile çizilmiş olduğunu görüyoruz. Kur’an ın dışına çıkmanın da, Allah ın sınırlarını aşmak aşırıya gitmek olduğu, apaçık ayetlerden görülüyor. Allah birçok ayetinde, bizlerin Kur’an ın ipine sarılmamızı istiyor ve Kur'an dan hesaba çekeceğini bizlere bidiriyorsa, Allah ın sınırları çok açık, sizcede KUR'AN ile belirlenmiş değil midir? Bizler ne yazık ki, sınır tanımayan ve inancımızda kendi sınırlarımızı çizen bir inanç yarattığımızın, ne yazık ki hala farkında bile değiliz. Çünkü Kur’an rehber olmaktan çıkmış, beşeri rehberler edinmişiz kendimize. Ne söylüyor ve inanıyoruz gelin hatırlayalım.
 
"KUR’AN DA HER BİLGİ YOKTUR, ÖZET BİLGİLERİ İÇERİR. İSLAM I EKSİKSİZ VE DOĞRU YAŞAMAK İSTİYORSAK, FIKIH KİTAPLARINDAN VE RESULÜN RİVAYET HADİSLERİNDEN İSTİFADE ETMELİYİZ. HADİSLER OLMASAYDI, KUR'AN KAPALI KALIR ANLAŞILAMAZDI."
 
İşte bu düşünce ne yazık ki, bizlerin Kur’an sınırlarını aşarak, Allah ın emin olmadığınız bilgilerin ardına düşmeyin uyarılarına gözlerimizi kapatarak, dinde beşeri bir sınır çiziyoruz. Bu yetmiyormuş gibi, Allah ın sınırlarını aştığımız içinde, Müslüman toplumlar olarak, dinde bölünüyor, parçalanıyor ve birbirimize düşman oluyoruz. EN GÜVENİLİR BİLGİ, SÖZ ALLAH IN SÖZÜDÜR. ALLAH IN ELÇİSİDE YALNIZ KUR'AN A TABİ OLMUŞ VE ÜMMETİNE YALNIZ KUR'AN İLE HÜKMETMİŞTİR. BUNU BİZLERE BİLDİREN, KUR'AN IN BİZZAT KENDİSİDİR.
 
Bizlere Kur’an dışından nakledilen bir bilgi, eğer Kur’an ın onayını almıyor ve Kur’an ın sınırlarının dışına çıkıyorsa, lütfen ahiret hayatımızı riske atarak inanmayalım, ardı sıra gitmeyelim. Elbette her bilgiden, örnekten istifade edelim ama önce bizler kafamızdaki tüm rivayet ve sanı bilgilerden kurtulup Kur'an ı anlayarak ve dikkatle ayetler üzerinde düşünerek, imtihanımızı verebilmek için çaba gösterelim. Bunu yapmazsak, her söyleneni doğru zannederiz ve aldanırız. Araştıralım, daha iyi bilenden soralım ki daha iyi öğrenelim. Her insan aynı kapasitede değildir, gösterdiğimiz çabamız ölçüsünce Kur'an ı anlarız. Ama önce anladığımız dilden Kur’an ı okuyalım, ALLAH IN SINIRLARININ NE OLDUĞUNU BİLELİM. Bunu yapmadığımız sürece, bizleri mutlaka, ALLAH İLE ALDATANLAR ÇIKACAKTIR. 
 
Dilerim Yüce Rabbimizden, İslam ın sınırlarını Kur’an dan bizzat öğrenen ve O sınırları asla aşmayan,  Kur’an ın tüm ayetlerini hayatına geçiren ve ona ters düşen hiçbir bilginin ardına düşmeyen, kabul etmeyen İslam ı hurafe ve batıldan uzak yaşayan, Rabbin halis kullarından oluruz.
 
Saygılarımla 
Haluk GÜMÜŞTABAK