Bugün sizlerle, dünyamız dışında farklı gezegenlerde yaşam var mı sorusuna, Kur’an'dan cevap aramaya çalışalım. Her şeyden nice örnekleri, değişik ifadelerle verdim diyorsa Rabbimiz, bu konuda da Kur’an'da bir bilgi ya da işaret vermiş olmalı diye düşünüyorum. Sizce Allah kainatta sonsuz, uçsuz bucaksız bir alem yaratıp, bu alemin küçük bir parçası olan yalnız dünyada, yarattığı kullarının yaşamasına izin verir mi? Ben bunun mantıken, mümkün olmayacağını düşünüyorum. Allah Kur'an ayetlerini, iki kısma ayırdığını açıklıyor. Birisi bizlerin inancımız yaşamamızda gerekli, Kur’an'ın anası temeli olan ve sorumlu olduğumuz MUHKEM ayetler, diğeri ise yüzyıllar geçtikçe ilmin ortaya çıkaracağı ve Kur’an'ın gücünü tüm insanlığa göstereceği MÜTEŞABİH ayetler. Uzayın derinliklerinde, başka bir hayatın olup olmadığı sorusu da Kur’an'da müteşabih ayetler konumundadır. Allah açıkça söylemeyip, işaret ettiği kullarının araştırarak ilmin ışığında bulacağını ve böylece imanımızın daha güçleneceği bilgisini veriyor. Herkes Kur’an'ı anlayarak ve düşünerek okumalıdır, çünkü yazdıklarımdan ben sorumluyum, size de düşen doğruluğunu hemen kabul etmeden, Kur’an'dan araştırıp Rabbin söylediği gibi aklımızı ve mantığımızı kullanmaktır doğru olan. Rabbimiz birçok ayetinde düşünün aklınızı kullanın der, çünkü düşünmeyenler ne muhkem ayetlerin gerçeklerini fark edebilir, nede Müteşabih ayetleri keşfedebilir. Birlikte Kur’an'a bakalım karar ve yorum sizlerin. Kur’an'ın konumuzla ilgili bence çok önemli olan üç ayetini hatırlatmak istiyorum.
"KENDİ BENLİKLERİNİN İÇİNDE OLUP BİTENLERİ DE Mİ DÜŞÜNMEDİLER! ALLAH GÖKLERİ, YERİ VE BU İKİSİ ARASINDAKİLERİ ANCAK HAK ÜZERE VE BELİRLENMİŞ BİR SÜREYE BAĞLI OLARAK YARATMI ŞTIR. ŞU DA BİR GERÇEK Kİ, İNSANLARDAN ÇOKLARI RABLERİNE KAVUŞMAYI GERÇEKTEN İNKÂR EDİYORLAR." (Rum 8)
"GÖKLERİ VE YERİ VE BU İKİSİ İÇİNDE YAYDIĞI CANLILARI YARATMASI DA O'NUN AYETLERİNDENDİR. O, DİLEDİĞİ ZAMANDA ONLARI BİR ARAYA GETİRMEYE KADİRDİR." (Şura 29)
“GÖKLERDE VE YERDE BULUNANLAR DA, ONLARIN GÖLGELERİ DE SABAH AKŞAM, İSTER İSTEMEZ, SADECE ALLAH'A SECDE EDERLER.” (Rad 15)
Allah gökleri ve yeri yarattığını söyledikten sonra, dikkat çeken bilgi düşünmeye değer. Bu ikisi arasındakileri, belirlenmiş bir süreye kadar yarattığını söylüyor. Eğer Allah insanları, canlıları, yalnız yer küre dünyamız üzerinde yaratmış olsaydı, ikisi arasındakileri sözcüğünü kullanır mıydı sizce? Şimdi şöyle diyebilirsiniz yeryüzü gökyüzü diye ayırmamış ikisi arasında kuşlar ya da diğer canlılar vardır, ondan bahsediyor olabilir diyebilirsiniz. Ama ayetin sonunda ne diyor O DİLEDİĞİ ZAMAN ONLARI BİR ARAYA GETİRMEYE KADİRDİR. Demek ki bir başka toplum alem var ve onları bir gün bir araya getirecek ama ne zaman? Mahşer gününde mi? Yoksa belirlediği bir günde ve gerektiği zaman dünyada mı? Doğrusu bu sorunun cevabını bulmak çok zor, ancak bekleyip göreceğiz. Bir araya getirilecek, yaratılmış hayvani varlıklar olamaz. Bu ayette Allah, şuurlu hesap verecek varlıklardan bahsediyor. Dikkat ederseniz yaşadığımız Dünya dışından, hiçbir açıklama yok, detay yok. Büyük bir gizlilik söz konusu. Hatta bakın Yaradan Bakara suresi 33. ayette ne diyor.
“SİZE DEMEDİM Mİ, GÖKLERİN VE YERİN SIRLARINI BEN BİLİRİM VE BEN SİZİN AÇIKLADIĞINIZ VE GİZLEDİĞİNİZ ŞEYLERİ DE BİLİRİM” (Bakara 33)
Aslında konumuzla ilgili yalnız bu ayet bile, bizlere gereken bilgiyi veriyor. Şöyle düşünün lütfen, Allah sonsuz sınırsız bir âlem yaratıyor, ama yalnız dünyada şuurlu ve akıllı insanların yaşamasına imkân sağlıyor. BUNU SÖYLEMEK VE DÜŞÜNMEK AKLIN VE MANTIĞIN KABUL EDECEĞİ BİR ŞEY DEĞİLDİR. Hiç bir şey amaçsız, nedensiz yaratılmaz. Eğer böyle olsaydı, daha sınırlı bir âlem yaratırdı Rabbimiz. Allah yarattığı âlemin SIRLARININ olduğunu söylüyorsa, bizleri yaratan istediği zaman, bu sırları bizlerle paylaşabilir ve ayetinde söylediği gibi, isterse bizleri yan yana getirebilir. Bazı şeylerin vakti zamanı vardır. Şimdide aşağıdaki ayete bakalım.
"SURA ÜFLENMİŞTİR; ALLAH'IN DİLEDİĞİ KİMSELER DIŞINDA GÖKLERDE KİM VAR, YERDE KİM VARSA ÇARPILIP YERE YIKILMIŞTIR. SONRA SURA BİR DAHA ÜFLENMİŞTİR. İŞTE HEPSİ AYAĞA KALKMIŞ BAKIYORLAR." (Zümer 68)
Gökte ve yerde kim varsa, dikkat edin Sura üflendiğinde, yani Mahşer günü herkes çarpılıp yere yıkılacak yani ölecek, daha sonrada dirilecektir diyor. Sizce bu ayette kimlerden bahsediyor olabilir, GÖKLERDEKİLERDEN KASITLA? İnsan dışında, başka şuurlu yaratılmışlardan bahsediyor olmalı ki, hepsi kıyamette yok olmuş ve tekrar hesap için diriltilmiş olacağını anlatıyor. Bunlara cinler alemide dahil. Devam edelim araştırmamıza.
"ONLAR ALLAH'IN DİNİNDEN BAŞKASINI MI ARIYORLAR? OYSA GÖKLERDEKİ VE YERDEKİLERİN HEPSİ, İSTER İSTEMEZ O'NA TESLİM OLMUŞTUR VE O'NA DÖNDÜRÜLECEKLERDİR." (Ali İmran 83)
Bu ayet sorumuza, daha net bir açıklama yapıyor. Yeryüzünde ki hesap verecek her insan yada cinler (şuurlular) ayrıca yine özgür ve akıllı olan gökyüzündeki yaratılanlar diyerek, çok net bir açıklama yapmış. Biliyorum şimdide gökyüzündeki şuurlular yaratılanlar meleklerdir diyeni duyuyor gibiyim. Ama onlar zaten Rabbin huzurunda, sura üflendiğinde mahşer günü onlara hiçbir şey olmayacak, ona dönecekler sözünden başka toplumlar olduğu çıkıyor ortaya. Hem Allah'ın mekanının, meleklerin gökyüzünde yaşadığına dair bir kanıt yok. Hatırlayınız hepimizin sağında ve solunda melekler var ve yaptıklarımızı kaydediyor yani aramızda yaşıyorlar. Şimdide bu sorunun cevabını arayalım, Allah'ın rehberinden.
"GÖKLERDEKİ VE YERDEKİ CANLI ŞEYLER DE MELEKLER DE YALNIZ ALLAH'A SECDE EDERLER VE HİÇ DE BÜYÜKLÜK TASLAMAZLAR." (Nahl 49)
Bakın Allah bu konudaki sorumuza, bu ayetlede detay veriyor bizlere. DEMEK Kİ GÖKLERDE VE YERDE CANLI HESAP VERECEK ŞUURLU TOPLUMLAR VAR. Hepside Allah'a secde ediyor. Bazı ayetlerde ağaçların bile secde ettiği belirtilir ama onların mahşerde bir araya getirilip, hesap vereceği söylenmez, çünkü hesabı yalnız şuurlu varlıklar yani düşünen aklını kullananlar verecektir. AYETTE AYRICA MELEKLERDEN SÖZ EDEREK, GÖKYÜZÜNDE VE YER YÜZÜNDE YAŞAYANLARDAN, DAHA FARKLI OLDUKLARINI AÇIKLIYOR BİZLERE. Şimdide göklerin ve yerin arasında bir yaşam olduğunu anlatan şu ayetlere dikkatlice bakmanızı rica ediyorum. Sizce gök ve yer arasında bir akıllı, şuurlu toplumun olduğunu söylemiyor mu?
"GÖKLERİN, YERİN VE BU İKİSİ ARASINDAKİLERİN RABBİDİR O! RAHMAN'DIR. O'NUN HUZURUNDA SÖZE CÜRET EDEMEZLER." (Nebe 37)
"GÖKLERİ VE YERİ VE İKİSİ ARASINDAKİLERİ HAK OLARAK VE BELİRLENMİŞ BİR SÜRE İÇİN YARATTIK BİZ. KÜFRE BATANLARSA UYARILMIŞ OLDUKLARI ŞEYDEN YÜZ ÇEVİRMEKTEDİRLER." (Ahkaf 3)
Dedi: "GÖKLERİN, YERİN VE BUNLAR ARASINDAKİLERİN RABBİ. EĞER İYİCE ANLAYIP İNANIYORSANIZ. (Şuara 24)
"GÖKLERDE VE YERDE BULUNAN HERKES, RAHMAN'A KUL OLARAK GELECEKTİR." (Meryem 93)
"BİZ, GÖKLERİ DE YERİ DE BUNLAR ARASINDAKİLERİ DE, EĞLENİP EĞLENDİRELİM DİYE YARATMADIK." (Enbiya 16)
"GÖĞÜ, YERİ VE İKİSİ ARASINDAKİLERİ BİZ BOŞ YERE YARATMADIK. BU, İNKÂR EDENLERİN ZANNIDIR. VAY O İNKÂR EDENLERİN ATEŞTEKİ HALİNE." (Sad 27)
"SÛRA ÜFÜRÜLECEĞİ GÜN, ALLAH'IN DİLEDİĞİ DIŞINDA HERKES, GÖKLERDEKİLER, YERDEKİLER DEHŞET İÇİNDE KALACAKTIR. HEPSİ BOYNUNU BÜKMÜŞ BİR HALDE O'NUN HUZURUNA GELİR." ( Neml 87)
"ONLAR AYAKTAYKEN, OTURURKEN VE YANLARI ÜZERİNE YATARKEN ALLAH’I ANARLAR. GÖKLERİN VE YERİN YARATILIŞI ÜZERİNDE DÜŞÜNÜRLER. “RABBİMİZ! BUNU BOŞ YERE YARATMADIN, SENİ EKSİKLİKLERDEN UZAK TUTARIZ. BİZİ ATEŞ AZABINDAN KORU” DERLER." (Ali İmran 191)
Demek ki Allah gök yer ve arasında yarattıklarını hak olarak, belirli bir süre için yarattığını belirtiyor. BU BİLGİLERİ ALLAH BİZLERE, DETAYLI BİLDİRMİYOR, BUNLAR ŞİMDİLİK SIRDIR, SİZLERE AÇIKLAMADIM ZAMANI GELDİĞİNDE SİZLERİ BİR ARAYA GETİRECEĞİM DİYOR. Aslında yukarıda yazdığım ayetler üzerinde düşündüğümüzde, bizlere çok güzel fikirler veriyor. Bu yazımda Kur’an'dan alıntılar yaparak, anladıklarım benim düşüncelerimdir, benim Kur'an'dan anladıklarımdır. Amacım sizleri Kur’an'a davet etmek ve Kur’an'da nelerin bizleri beklediğini, hatırlatmaya çalışmaktır. Her bilgi küçükte olsa bir ışıktır, o ışığın doğruluğunu araştırmadan kabul etmek, bizleri her zaman yanlışa götürecektir. Din ve iman adına tek doğru, güveneceğimiz tek rehber KUR’AN dır. Bizlere din diye anlatılanları FURKANLA karşılaştırdığımızda, tüm sorularımıza en doğru cevabı verecektir. Allah sizler için bir rehber olsun diye indirdim diyerek, Kur’an'ın ipine sarılın diyorsa, BIRAKIN KUR’AN'DA HER ŞEY YOKTUR DİYENLER, KENDİ BATAKLIĞINDA BOĞULSUNLAR.
Bizlere düşen, içinde bulunduğumuz bataklıktan çıkmaktır. Bizleri bataklıktan çıkaracağını söyleyenlere değil, lütfen Rabbimize kulak verelim. Bakın o zaman içinde yaşadığımız bozgunculuktan, zulümden, kargaşadan, adaletsizliklerden, sapıklıklardan insanları Allah ile aldatanlardan, nasıl kurtulacağız göreceksiniz. Rabbim ne olur bizlere yardım et. Biz saf ve temiz kalbimizi sana açtık, onu senin NURUNLA, IŞIĞINLA AYDINLAT, senin indirdiğin sapasağlam ipe sarılıyoruz, bizi ondan alıkoyanlardan, şeytanın şerrinden, onun yardakçılarından ne olursun koru bizleri. Senin her şeye gücün yeter.
Saygılarımla
Haluk GÜMÜŞTABAK