KUR'AN A DAVET

 

 

 

AMACIMIZ HURAFEDEN, BATILDAN ARINMIŞ BİR İSLAM YAŞAMAKTIR. ONUN İÇİNDE REHBERİMİZ,  ALLAH IN KORUMASI ALTINDA Kİ, YALNIZ KUR'AN DIR.

YAZILARIMIN OLDUĞU DİĞER SİTELERİM.

 

https://kuranadavet1.wordpress.com/

https://twitter.com/KURANA_DAVET

http://www.hakyolkuran.com/

https://www.facebook.com/Kuranadavet1/

https://hakyolkuran1.blogspot.com/

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 
Takvim

 
Gerekli Linkler

 
Bakara 169-170. Araf 33. Ali İmran 66. Allah’a Karşı, Bilmediğimiz ...

BAKARA 169-170. ARAF 33. ALİ İMRAN 66. ALLAH A KARŞI, BİLMEDİĞİMİZ ŞEYLERİ SÖYLEMEK HARAMDIR.

Yaşadığımız İslam, sınır tanımayan batıl ve hurafelerle yaşanıyor ne yazık ki. Kur’an rehber olmaktan çıkarılmış yüksek bir yere asılmış, ona saygı böyle gösteriliyor. Bu sözleri, neden söylediğime gelince. Bizler İslam'ı yaşarken, Allah'ın sorumlu tutacağına hükmettiği Kur’an'dan o kadar uzaklaştık ki, O'nun emirlerinden hiç haberimiz bile yok. Sormak isterim, acaba hangimiz Kur’an'ı anladığımız dilden bir kez düşünerek ve dikkatle Kur'an bütünlüğünde okuduk? Bu soruma vereceğiniz cevabı, çok iyi biliyorum ve üzülüyorum. Bizler Kur’an'dan habersiz İslam'ı yaşadığımız içindir ki, büyük çoğunluğumuz HAKKI BATIL, BATILI HAK ZANNEDİYOR VE ŞİRK BATAKLIĞINDA YAŞADIĞINI NE YAZIK Kİ FARK EDEMİYOR. Bu yazım da sizlere çok önemli bazı ayetler hatırlatıp, sizleri üzerinde düşünmeye davet etmek istiyorum. Aynı konularda belki, birçok yazı yazdım ama bu konu o kadar önemli ki, yüzlerce kez hatırlatmak bile az gelir. 

Mezheplerin, FIKIH inancının öğretisi olan, bir düşünce vardır hatırlayalım. “İSLAM YALNIZ KUR’AN İLE YAŞANMAZ VE DİN ADINA HER BİLGİ KUR’AN'DA YOKTUR. RESULÜN RİVAYET HADİSLER OLMASAYDI, KUR’AN'I ANLAYAMAZDIK VE KUR’AN KAPALI KALIRDI.” Dediklerini çok iyi biliyoruz. Değerli din kardeşlerim işte fıkıh ve mezheplerin öğretisi böyle. Düşünebiliyor musunuz, Allah bizlere yemen ederek kolaylaştırdığını söylediği ve sorumlu tutacağına hükmettiği rehber kitabın MUHKEM ayetleri, Allah'ın gönderdiği şekliyle anlaşılamıyor, onun anlaşılması için mutlaka beşeri bir açıklamaya ihtiyacı var diyenlere, hiç şüphe duymadan inanıyoruz. 

Kur’an Allah'ın koyduğu sınırların olduğunu açıklar ve sakın Kur’an'ın sınırlarını aşmayın, emin olmadığınız bilgilerin ardına düşmeyin, KÂFİRLERDEN OLURSUNUZ DİYE BİZLERİ UYARIR. Peki, bizler ne yapıyoruz, bu uyarıları dinliyor muyuz? Elbette hayır, bırakın Kur’an'ın sınırlarını aşmayı, dipsiz bir kuyunun içine düşercesine, Kur’an'ın tek kelime bilgi vermediği konularda bile Allah ve elçisi hakkında uydurulan öyle yalanlara, iftiralara, rivayetlere inanıyoruz ki şeytan bile eminim bizlere gülüyordur. Bahsettiğim ayetleri hatırlatmak istiyorum.

Bakara 168:  EY İNSANLAR! YERYÜZÜNDEKİ ŞEYLERİN HELÂL VE TEMİZ OLANLARINDAN YİYİN! ŞEYTANIN İZİNDEN YÜRÜMEYİN. ÇÜNKÜ O SİZİN İÇİN APAÇIK BİR DÜŞMANDIR.169: O, SİZE ANCAK KÖTÜLÜĞÜ, HAYÂSIZLIĞI VE ALLAH’A KARŞI BİLMEDİĞİNİZ ŞEYLERİ SÖYLEMENİZİ EMREDER. (Diyanet meali)

Allah bizlere, helal kıldığı şeyleri yememizi ve şeytanın izinden gitmememiz için uyarıyor. Sizce burada bahsedilen şeytan kim? Cinlerden olan şeytan mı? Kesinlikle hayır, içimizde Allah'ın yoldan sapmış ve insanları da yoldan saptıranlara Allah şeytan diyor ve sakın onların yolundan yürümeyin diye ikaz ediyor. Peki, bu uyarının ana konusu neymiş, şimdide ona bakalım. Şeytanlaşmış insan bizlere kötülüğü, hayasızlığı sanki doğru gibi gösterdiğinden bahsediliyor. Devamında ise, ne yazık ki bugün dikkate almadığımız ve bizlerin belki de farkında olmadan yaptığı bir yanlışa dikkat çekiyor ve bakın ne diyor. "ALLAH’A KARŞI BİLMEDİĞİNİZ ŞEYLERİ, SÖYLEMENİZİ EMREDER."

Biliyorum, yüreğiniz sızladı değil mi? Kur’an  tek kelime bile bahsetmediği halde, bugün bizlere bunlarda Allah katındandır dinin emridir diyerek, neler neler anlattılar ve bizlerde sorgusuz inandık. İşte bunu yapanlara ve bunlara da inananlara Allah, ŞEYTANIN İZİNDEN GİDENLERDİR DİYOR. Tabi bizlerin bunlara uymamamız için de uyarıyor.  Çok dikkat çekici olan ise, bu ayetin devamında Allah'ın yaptığı açıklamadır. Bahsedilen kişiler, cahiliye devrindeki Kitap Ehli. Bu insanlar Allah'ın indirdiğine elbette inanıyorlar ama günümüzde yaptığımız yanlışın aynısını yaparak, onu yeterli görmüyorlar ve onun yanında, atalarından intikal eden, rivayet sözlere de inanmakta ısrar ettiklerini söylüyor Kur’an ve bakın ne diyor.

Bakara 170:  ONLARA, “ALLAH’IN İNDİRDİĞİNE UYUN!” DENİLDİĞİNDE, “HAYIR, BİZ, ATALARIMIZI ÜZERİNDE BULDUĞUMUZ (YOL)A UYARIZ!” DERLER. PEKİ, AMA ATALARI BİR ŞEY ANLAMAYAN, DOĞRU YOLU BULAMAYAN KİMSELER OLSALAR DA MI (ONLARIN YOLUNA UYACAKLAR)? (Diyanet meali)

Tekrar hatırlatıyorum, bunu söyleyen ateist değil, iman ettiğini söyleyen Kitap Ehli. Burada Kitap Ehlinin yaptığı yanlış, Allah'ın indirdiğine uyarız ama bizler atalarımızın inancını da yaşarız diye itiraz ediyorlardı. Hatta Ankebut 51. ayetinde, Allah'ın Resulünün, atalarının inancı konusunda da kendisinin bir ayet söylemesini istediklerinde, Allah nasıl bir ayet indirmişti hatırlayalım. “KENDİLERİNE OKUDUĞUN KİTABI, SANA İNDİRMİŞ OLMAMIZ ONLARA MUCİZE OLARAK YETMEDİ Mİ?” Görüyor musunuz, cahiliye devrinin yaptığı yanlışların aynısını, bugün bizler yapıyoruz ama farkında bile değiliz toplum olarak. Söylediğim gibi cahiliye döneminde, Allah'ın sınırları aşılarak, doğruluğundan emin olamadıkları halde, atalarından intikal eden inançlarını da yaşamakta özellikle ısrar ediyorlar, onlardan vazgeçmek istemiyorlardı. Çünkü indirilen kitapta atalarının inançlarını arıyorlar, bulamayınca da bu kitapla yalnız imanımızı yaşayamayız diyordu Ehli kitap. Böylece Allah'ın Resulünün davetine, icabet etmiyorlardı. Çünkü Resul Allah'tan aldığı emirle, YALNIZ Kur’an'a uyulması gerektiğini bildirmişti. BİZLERDE AYNI HATAYI YAPMIYOR MUYUZ? Kur’an'ı yeterli görmeyip, atalarımızdan intikal eden ve BİR RİVAYETE GÖRE DİYE BAŞLAYAN AMA KUR’AN DA ASLA BAHSEDİLMEYEN BİLGİLERE, ALLAH KATINDANDIR DİYE, İNANMIYOR MUYUIZ? Rabbimizin ayetin sonundaki uyarısı, dikkat çekicidir.  "Peki, ama ataları bir şey anlamayan, doğru yolu bulamayan kimseler olsalar da mı?" İŞTE BUNA ALLAH, BANA ŞİRK KOŞTULAR DİYOR. Yorum ve karar sizlerin. Hâlbuki Allah Kur’an'da bir başka ayetinde de bizleri uyararak, Allah'ın KUR'AN'DA açıklamadığı, izah etmediği hiçbir şeyin din olmadığını, dinin asli unsuru olamayacağını ve bunları din diye kabul edenlerin, HARAM suçu işlediğini, bakın nasıl izah ediyor.

Araf 33: DE Kİ: “RABBİM ANCAK, AÇIK VE GİZLİ ÇİRKİN İŞLERİ, GÜNAHI, HAKSIZ SALDIRIYI, HAKKINDA HİÇBİR DELİL İNDİRMEDİĞİ HERHANGİ BİR ŞEYİ, ALLAH’A ORTAK KOŞMANIZI VE ALLAH’A KARŞI BİLMEDİĞİNİZ ŞEYLERİ SÖYLEMENİZİ HARAM KILMIŞTIR.” (Diyanet meali)

Bunca açık ayetleri gördüğümüz ve tebliğ aldığımız halde, hala geleneklerimizi ve hurafe inançlarımızı yaşayabilmek adına, Allah'ın ayetlerine uyarılarına gözlerimizi kapatıp, ayetlerin üstünü örtmeye devam mı edeceğiz. Yoksa bizleri sorumlu tutacağına hükmettiği, Kur’an'ın apaçık hükmettiği uyarılarına mı iman edeceğiz? KİME GÜVENİYORSANIZ, ONUN HÜKMÜNE TABİ OLUN. Allah ayetinde, hakkında hiçbir delil indirmediği bir konuda ve bizleri yaratan Rabbimiz hakkında bilmediğimiz konularda konuşmamızı, HARAM kıldığını söylüyor. Ama bizler Allah'ın açıklamadığı öyle şeylere inandırıldık ki, HARAMI TIKA BASA YEDİĞİMİZİN, FARKINDA BİLE DEĞİLİZ. Onun içinde İslam toplumları, Allah'ın gazabından kurtulamıyor, dualarda karşılık bulmuyor.  Bunca açık ayetleri gördüğümüz halde, hala her şey Kur’an'da yazmaz diyenlere inanıyor, sözlerine kanıyoruz. Son olarak bir ayet daha örnek vermek istiyorum Kur’an'dan. Allah Ehli kitaba hitaben sesleniyor ve bakın ne diyor.

Ali İmran 65: EY KİTAP EHLİ! İBRAHİM HAKKINDA NİÇİN TARTIŞIYORSUNUZ. OYSA TEVRAT DA, İNCİL DE ONDAN SONRA İNDİRİLMİŞTİR. SİZ HİÇ DÜŞÜNMÜYOR MUSUNUZ? (Diyanet meali)
 
Bu uyarı ayette Allah, sizleri bilgilendirdiklerim dışında, öyle şeyler söylüyor inanıyor ve aranızda tartışıyorsunuz ki, gerçeklerle hiçbir ilgisi yok. Ben sizlere gerekeni gönderdiğim kitaplarla açıklamıştım, ama sizler hala batılı, hurafeyi rehber alarak tartışıyorsunuz diyor. Devamındaki ayette de, bugün bizlerin de yaptığı büyük yanlışlara ders olurcasına, bakın sert bir üslupla nasıl uyarıyor.

Ali İmran 66: İŞTE SİZ BÖYLE KİMSELERSİNİZ! HADİ HAKKINDA BİLGİ SAHİBİ OLDUĞUNUZ KONUDA TARTIŞTINIZ; FAKAT BİLGİ SAHİBİ OLMADIĞINIZ KONUDA NİÇİN TARTIŞIYORSUNUZ! OYSAKİ ALLAH, HER ŞEYİ BİLİR, SİZ İSE BİLMEZSİNİZ.  (Diyanet vakfı meali)

Ayetler çok açık bizleri uyardığı halde, bizler hala bu uyarılara gözlerimizi kapatıyorsak, söylenecek sözün bittiği yerdir diyebiliriz. Karar ve yorum sizlerin. Çünkü hepimiz bu geçici dünyada imtihandan geçiyoruz. Bir Müslüman'a düşen, din kardeşini yalnız ve yalnız, Kur’an ile uyarmak olmalıdır.

Saygılarımla

Haluk GÜMÜŞTABAK

https://kuranadavet1.wordpress.com/

https://twitter.com/KURANA_DAVET

http://www.hakyolkuran.com/

https://www.facebook.com/Kuranadavet1/

https://hakyolkuran1.blogspot.com/



Sayfa Kategorisi: KUR'AN DAN AYETLER.