RİVAYETLER KUR'AN'IN ÖNÜNDE, KALENİN SURLARI GİBİDİR, ONA ULAŞMAYI ENGELLER.
Bizlerin Kur’an ile bağını kesenlerin, gerçekten görevini çok iyi yaptıkları anlaşılıyor. Bu zinciri, prangayı biz Müslümanların kırabilmesi ve gerçekleri HAK olanı ortaya çıkarması içinde, bizlerin çok ama çok çalışması gerekiyor. Değerli dostlarım, ben Müslümanım diyen herkes, bizzat kendisi batıl ve hurafeden uzak Kur’an ile buluşma ve anlama çabasını gösterdiği takdirde, batılın zincirlerini kırıp ALLAH’IN KİTABI KUR’AN İLE BULUŞABİLİRİZ. Eğer bu çabayı göstermiyorsak, Allah ile aldatanların tuzağına düşmekten asla kurtulamayız. ŞUNU RAHATLIKLA SÖYLEYEBİLİRİM, MÜSLÜMANLARIN KUR’AN İLE BULUŞMASININ ÖNÜNDE, KALENİN SURLARI GİBİ TEK BİR ENGEL VARDIR, ODA DOĞRULUĞUNDAN ASLA EMİN OLAMAYACAĞIMIZ VE ALLAH’IN RESULÜNÜN ADINI KULLANARAK NAKLETTİKLERİ RİVAYET HADİSLER.
Allah şahittir ki, ben hadis düşmanı değilim. Ben insanları Allah ile aldatmaya çalışanların düşmanıyım. Allah’ın Resulüne, iftira atmaktan korkan bir Müslümanım. Hadis söz anlamına gelir ki, Rabbimiz gerçek iman eden bir Müslümanı bu konuda Zümer suresi 18. Ayetinde, bakın nasıl uyarıyor. “SÖZLERİ/HADİSLERİ DİNLEYİP, EN GÜZELİNE DOĞRUSUNA UYANLARI MÜJDELE. İŞTE ALLAH'IN DOĞRU YOLA ULAŞTIRDIĞI BUNLARDIR. GERÇEK AKIL SAHİPLERİ DE BUNLARDIR.” Peki, Allah sözlerin/hadislerin en doğrusunun nereden öğrenmemizi istiyor ve bizleri yönlendiriyordu? Bakın Nahl suresi 89. Ayetinde Rabbimiz nereye yönlendiriyor bizleri. “BU KİTABI SANA, HER KONUDA AÇIKLAMA GETİREN BİR REHBER, BİR HİDAYET VE RAHMET KAYNAĞI, ALLAH’A GÖNÜLDEN BAĞLANANLAR İÇİN BİR MÜJDE OLARAK İNDİRDİK.” Yine Ali İmran 103. Ayetinde, Rabbimiz bizleri nereye sarılmamızı emrediyordu? “TOPLUCA ALLAH'IN İPİNE/KUR'AN'A SIMSIKI SARILINIZ, AYRILIĞA DÜŞMEYİNİZ,”
Biz Müslümanların Kur’an gerçekleri ile buluşmasını engelleyenler, bizlerin Allah’ın Resulüne karşı coşkun sevgimizi kullanıp onun adını kullanarak, sanki O söylemiş gibi topluma Kur’an’ın asla onaylamadığı öyle iftiralar nakletmişlerdir ki, bu iftirayı fark edebilmemiz için, mutlaka Kur’an ile buluşmamız, onu anladığımız dilden dikkatle düşünerek Kur’an bütünlüğünde okuyup, Allah'ın vahyini tebliğ almamız gerekir. Ne yazık ki İslam toplumu bunu yapamıyor, ÇÜNKÜ BİR TÜRLÜ KUR’AN’IN ÇEVRESİNE ÖRDÜKLERİ, RİVAYET KALESİNİN SURLARINI AŞAMIYOR VE KUR’AN İLE BULUŞAMIYOR. Bizlere kurdukları bu rivayet tuzağına, çok çarpıcı dikkat çekici bir örnek vermek istiyorum. Bu sözleri, benim yazıma cevaben yazan kişinin ben iyi niyetinden asla şüphelenmiyorum. Çünkü bir insan konu ne olursa olsun, araştırmadan bir yanlışı doğru kabul etiyse ve buna gönülden inandırıldıysa, onu ne pahasına olursa olsun savunur. Onun için Allah özellikle düşün, araştır sözün en güzeline ondan sonra uy emrini veriyor. Bakın bana nasıl bir cevap yazmış bir okurum.
“PEYGAMBERİMİZ S.A.V İN AHİR ZAMANDA, BİZE KUR'AN YETER DİYENLERİN OLACAĞI HADİSİNİ OKUYUN, HADİSLER KUR’AN'IN ÖNÜNDE KALENİN SURLARIDIR. O SURLARI YIKARSANIZ EĞER, HERKES KUR'AN’I KAFASINA GÖRE YORUMLAR. SAHABELER HER AYET İÇİN BİR HADİS RİVAYET ETMİŞ. KUR'AN'IN ANA MADDESİ İMANDIR. RİSALE-İ NUR KUR'AN'DA Kİ İMAN HAKİKATLERİNİ, ÇOK GÜZEL TEFSİR ETMİŞ.”
Allah’ın Resulünün adı kullanılarak, İslam dinine istedikleri batılı, hurafeyi sokabilecekleri kapıyı, bakın nasıl Resulün adı kullanılarak açılıyor. Bu kapıdan, öyle batıl atalarının inancı sokulmuş ki, Allah’ın yemin ederek kolaylaştırdığı ve özellikle KUR’AN İLE SINIRLANDIRIP onun sınırlarını aşmamızı yasaklayıp, yalnız Kur’an’ın ipine sarılmamızı istediği, çünkü Kur’an’dan hesaba çekileceğimizi emrettiği halde, bakın SINIR TANIMAZ BİR DİN, NASIL YARATILMIŞ. Hâlbuki İsra suresi 36. Ayetinde Rabbimiz bu konuda bizleri nasıl uyarıyordu? “HAKKINDA KESİN BİLGİ SAHİBİ OLMADIĞIN ŞEYİN PEŞİNE DÜŞME. ÇÜNKÜ KULAK, GÖZ VE KALP, BUNLARIN HEPSİ ONDAN SORUMLUDUR.”
Yazdığım ya da Allah’ın Resulüne ait olduğu iddia edilen rivayet hadislerin, Allah’ın Resulüne ait olduğuna dair kimin kesin kanıtı var? Hiç kimsenin yok. Hadisler zaten, bir rivayete göre diye başlıyor, çok ilginç değil mi? Kardeşimizin söylediği bu hadisi, Allah’ın Resulünün söylediğinden emin olmadan, bu sözleri söylediğine nasıl inanırız? Eğer söylemediği halde buna inanırsak, ALLAH’IN RESULÜNE İFTİRA ATIYOR VE BU İFTİRAYLA MÜSLÜMANLARI DİNİN SINIRLARI DIŞINA BİZZAT ELLERİNMİZLE ÇIKARMIŞ OLURUZ. Bunu hangimiz yapmak ister? Hâlbuki Kur’an’da Allah, Resulünün yalnız neyi tebliğ ettiğini, uyardığını söylüyordu? “BU KUR'AN BANA VAHYOLUNDU Kİ, ONUNLA SİZİ VE ULAŞTIĞI HERKESİ UYARAYIM.” (Enam 19) “RASULE DÜŞEN APAÇIK TEBLİĞDEN BAŞKA BİR ŞEY DEĞİLDİR.” (Ankebut 18) Buradan da anlaşılıyor ki, Allah’ın Resulü biz ümmetine, Kur’an’ın dışından hiçbir sözü/hadisi söylemiş.
Kur’an’ı bizlere ne yazık ki, anlamını dahi bilmeden okutmaya devam ediyorlar. Çünkü anladığımız dilden okuyup sorgulamaya başlarsak, bizlere anlatılan İslam’ın içinde, inanılmaz batıl ve hurafenin olduğunu fark ederiz de ondan. Kur’an bize, yol gösterici rehber olsun diye indirildi. Onu anlamını bilmeden okuyorsak, Allah’ın emirlerini de tebliğ almamış olacağımızdan, bizler Kur’an’ı okumuyor ANCAK SELENDİRİYORUZ DEMEKTİR, LÜTEN BU GERÇEĞİN ARTIK FARKINDA OLALIM. Kur’an bilgimiz çok fazla olmayınca, ne anlatılırsa dinin Allah’ın emri zannediyoruz.
Örneğini verdikleri rivayet hadise gelince. Allah’ın Resulü O örnek insan, sizce öyle bir zaman gelecek ki, BİZE KUR’AN YETER diyenler çıkacak diyerek, ümmetini hiçbir zaman kendisinin kayda alıp yazdırmadığı, rivayet sözleri de Kur’an hükmü gibi inanmamızı ister mi? Mümkün değil, çünkü Allah'ın Resulü Kur'an'ı ümmetine tebliğ ederken, YALNIZ KUR'AN'IN İPİNE SARILIN ONUN SINIRLARININ DIŞINA SAKIN ÇIKMAYIN, YANİ KUR'AN SİZLERE YETER, ÇÜNKÜ ONDAN SORUMLUSUNUZ AYETLERİNİ TEBLİĞ ETMİŞTİ. Bana bu cevabı veren kardeşimiz, aslında belki farkında olmadan şunları yazmış. “HADİSLER KUR’AN'IN ÖNÜNDE KALENİN SURLARIDIR. O SURLARI YIKARSANIZ EĞER, HERKES KUR'AN’I KAFASINA GÖRE YORUMLAR” Ne yazık ki rivayet hadisler gerçekten, KUR’AN’IN ÖNÜNDE KALENİN SURLARI GİBİDİR. ÇÜNKÜ MÜSLÜMANLAR RİVAYETLERDEN, KUR’AN’A ULAŞAMIYORLAR.
Düşünebiliyor musunuz Kur’an’ı rivayetlerin koruduğunu, gönül rahatlığıyla söyleyebiliyorlar. Bunu söyleyenlere Hicr suresi 9. Ayeti hatırlatmak isterim, bakın Kur’an’ı rivayet hadisler mi koruyor, yoksa yüce Rabbimiz mi koruyor. “KESİN OLARAK BİLESİNİZ Kİ, BU KİTABI KUŞKUSUZ BİZ İNDİRDİK VE ONU MUTLAKA KORUYAN DA YİNE BİZİZ.” Rivayet ve sanı sözlerden/hadislerden oluşan kalenin surlarını aşan, işte böyle Kur’an ile buluşabiliyor. Buluşamayan ise, Hak olan gerçeklere muhalif olduğunun farkında bile olmadan, Allah’ın dini diye batılı yaşamaya devam ediyor.
Özellikle şunu çok açık söylemeliyim. Allah bizlerin sorumlu olduğu ve imanımızı yaşarken gerekli olan ayetleri MUHKEM, yani açık bir şekilde her kulunun anlayabilmesi içinde nice örneklerle açıklayarak gönderdiğini söylüyor. YANİ KUR’AN’IN MUHKEM AYETLERİ YORUMA AÇIK DEĞİLDİR. Bilgi veren hiçbir kitap, yoruma açık olmaz, Kur’an’da bilgi verdiği gibi Allah’ın uyarı ve ikazlarıdır aynı zamanda. Hiç kimse rivayetlere sanı bilgilere göre yorumlayamaz. Rivayet kapısını bu şekilde sonuna kadar açtıkları için, herkes doğru kabul ettiği rivayet ışığında Kur’an’ı anlamaya çalıştığından, İSLAM TOPLUMU BÖLÜNDÜ PARÇALANDI VE ŞİMDİDE BİRBİRİNE DÜŞMAN OLDU. ÇOK DAHA KÖTÜSÜ ALLAH’IN DİNİNDEN UZAKLAŞTI. Bazen bir ayete, bu kadar farklı anlamı nasıl veriyorlar dediklerini duyarsınız. Bunun nedeni Allah’ın ayetlerini, yine Allah’ın Kur’an’da verdiği örneklerden anlamaya çalışmak yerine, her mezhebin doğru kabul ettiği rivayetler ışığında anlamaya çalıştıkları için, farklı anlıyorlar.
Rivayet edilen hadisin en son kısmında, rivayet zincirinin aslında tehlikesinin boyutunu da gösteriyor ve bakın ne diyorlar. “SAHABELER HER AYET İÇİN, BİR HADİS RİVAYET ETMİŞ.” Görüyor musunuz hadisleri kimler rivayet etmiş. Haşa sahabeler, Allah’ın Resulünün unuttuğu eksik bıraktığı bir şey mi varda, onlar hadis nakledip ayetlerin anlaşılmasını sağlıyorlar. Hatırlatırım rivayet SÖYLENTİ anlamına gelir ki, doğruluğundan emin olunamayacak söz anlamına gelir. ALLAH BÖYLE BİLGİLERİN ARDINA DÜŞÜP, İNANMAMIZI YASAKLAMIŞTIR. Çok daha ilginci bana cevap veren kardeşimiz belki de büyüğümüz abimiz, bizleri nereye yönlendiriyor. “KUR’AN’IN ANA MADDESİ İMANDIR. RİSALE-İ NUR KUR’AN’DA Kİ İMAN HAKİKATLERİNİ, ÇOK GÜZEL TEFSİR ETMİŞ.”
İşte bizleri Kur’an yolundan, batıla saptıran davetler böyle başlıyor. Haşa Allah kulunu sorumlu tuttuğu Kur’an’ı anlayacağımız şekilde açıklayıp izah etmedi ama bizleri Kur’an’dan mı sorumlu tuttu? İşte Kur’an’dan habersiz olunca, Allah’a ve onun nurlu Kitabı Kur’an’a bile saygısızlık yaptığımızın farkında olamıyoruz. Allah Yunus 36. Ayetinde bakın nasıl uyarıyor. "ONLARIN ÇOĞU, ZANDAN BAŞKA BİR ŞEYE UYMAZ. ŞÜPHESİZ ZAN, HAKTAN HİÇBİR ŞEYİN YERİNİ TUTMAZ. ALLAH, ONLARIN YAPMAKTA OLDUKLARINI ÇOK İYİ BİLENDİR." Rabbimiz Kur’an’ı bizzat kendisinin, yine Kur’an’da nice örneklerle açıkladığını bildiriyor. BU GERÇEĞİ TEBLİĞ ALMAYANLAR HALA KUR’AN İLE BULUŞAMAYANLARDIR. Allah Kur’an’a davet edenlere uyun, kendilerine davet edenlere değil diyerek bizleri uyarır. Allah’ın Resulü de Fussilet 33. Ayetinde, ben sizi Allah’a onun kitabı Kur’an’a çağırıyorum diyerek, son noktayı koymuştur. BİR MÜSLÜMANA DÜŞEN DİN KARDEŞİNİ YALNIZ, KUR’AN’A DAVET ETMEK OLMALIDIR. Hepimiz Kur’an’dan imtihan oluyoruz, bunu Rabbimiz söylüyor ve anlayalım hiç kimseye muhtaç olmayalım diye de yemin ederek Kur’an’ı kolaylaştırdığını söylüyor. KİME İNANIP GÜVENECEĞİNİZ SİZE KALMIŞ.
“EY İNANANLAR! EĞER BİR FÂSIK/YALAN HABER TAŞIYAN SİZE BİR HABER GETİRİRSE, ONUN DOĞRULUĞUNU ARAŞTIRINIZ. YOKSA BİLMEDEN BİR TOPLULUĞA KÖTÜLÜK EDERSİNİZ DE, SONRA YAPTIKLARINIZA PİŞMAN OLURSUNUZ.” (Hucurat 6)
Değerli dostlarım, lütfen Kur’an ile aramıza ördükleri kalenin surlarını, KUR’AN İLE AŞALIM KUR’AN İLE BULUŞALIM Kİ BİZLERE KURULAN RİVAYET TUZAĞINDAN, KUR’AN İLE KURTULALIM. Bakın o zaman güneşin nasıl daha parlak doğduğunu, hayatın nasıl huzurlu ve daha güzel olduğunu fark edeceksiniz. Dilerim Kur’an gerçekleri ile buluşan, Allah’ın azınlık halis kulları arasında oluruz.
Saygılarımla
Haluk GÜMÜŞTABAK
https://kuranadavet1.wordpress.com/
https://twitter.com/KURANA_DAVET
http://www.hakyolkuran.com/
https://www.facebook.com/Kuranadavet1/
https://hakyolkuran1.blogspot.com/