KUR'AN A DAVET

 

 

 

AMACIMIZ HURAFEDEN, BATILDAN ARINMIŞ BİR İSLAM YAŞAMAKTIR. ONUN İÇİNDE REHBERİMİZ,  ALLAH IN KORUMASI ALTINDA Kİ, YALNIZ KUR'AN DIR.

YAZILARIMIN OLDUĞU DİĞER SİTELERİM.

 

https://kuranadavet1.wordpress.com/

https://twitter.com/KURANA_DAVET

http://www.hakyolkuran.com/

https://www.facebook.com/Kuranadavet1/

https://hakyolkuran1.blogspot.com/

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 
Takvim

 
Gerekli Linkler

 
RİVAYETLER İNANCIMIZI YÖNLENDİRİNCE........
Kur’an, akla düşünmeye önem verir. Ayetler üzerinde düşünerek iman etmemizi, asla emin olmadığımız bilgilerin ardına düşmeden, imanımızı yaşamamızı özellikle Allah verdiği örneklerle anlatır ki, yanlışın ardından gitmeyelim. Peki, bizler Rabbin bu öğüdünü ne kadar dinliyoruz?
 
Allah ın sizleri Kur’an dan sorumlu tutuyorum, onun ipine sarılın sözleri, bir kulağımızdan girmiş, diğerinden ne yazık ki çıkmış. Rivayetler günümüzde adeta Kur’an ın önüne geçmiş, onunla eş tutulan, dini hükümler haline gelmiştir. Bu bilgilerin doğruluğu üzerinde düşünmek, Kur’an dan onay almak şurada dursun, BİR TANESİNİ BİLE İNKÂR EDERSENİZ, KUR’AN AYETİNİ İNKÂR ETMİŞ GİBİ OLUR, dinden çıkarsınız sözleri, bugün ne yazık ki camilerimizde, cahil insanlar tarafından değil, DİYANETİN BAZI MÜFTÜLERİ TARAFINDAN SÖYLENEBİLMEKTEDİR.
 
Sizlere Kütüb-i Sitte den birkaç örnek vermek istiyorum. Acaba bu rivayet hadisleri kabul etmek mi insanı günaha sokar, dinden çıkartır, yoksa bunları kabul etmemek mi? Yorumunu sizlere bırakıyorum.
 
7236 - Hz. Enes radıyallahu anh anlatıyor: "Medine ehlinden bir cariye bile Resülullah aleyhissalatu vesselâm'ın elinden tutardı ve Aleyhissalatu vesselâm elini onun elinden çekmezdi de, CARİYE İHTİYACI İÇİN, O'NU MEDİNE'NİN İSTEDİĞİ SEMTİNE ÇEKER GÖTÜRÜRDÜ. (Resülullah tevazu gösterir, itiraz etmezdi)."
 
Değerli din kardeşlerim, bu rivayet hadisten siz ne anladınız? Çünkü her türlü anlama gelebilecek bu sözleri, nasıl söyleriz. Cariye hangi ihtiyacı için, peygamberimizi Medine nin istediği semtine götürüyor, bu konuda açıklama yapabilecek var mı aramızda. Ne söylediğimizin farkında mıyız? Hiç sanmıyorum, çünkü rivayetler ve sanı bilgiler güzümüzü kör etmiş.
 
Şimdi vereceğim rivayet hadisi, Kur’an ın ışığında düşündüğümüzde, peygamberimizin önerisi olabilir mi? Bu sözler Kur’an ın onayından geçen bir davranış mı? Yoksa bizleri yoldan saptıracak, peygamberimize iftiralarla dolu, dine nifak sokan fitnelerin bir yalanımı? 
 
5686 - İbnu Abbas radıyallahu anhüma anlatıyor: "Bir adam Resûlullah aleyhissalâtu vesselâm'a gelerek: 
"Ey Allah'ın Resûlü! HANIMIM DEĞEN ELİ REDDETMİYOR!" dedi. Aleyhissalâtu vesselâm: "ONU UZAKLAŞTIR!" emretti. Adam: "NEFSİMİN ONA TAKILMASINDAN KORKUYORUM" DEYİNCE: 
"ÖYLEYSE ONDAN FAİDELEN!" BUYURDULAR."
Ebu Dâvud, Nikâh 4, (2049); Nesâi, Nikah 12, (6, 67).
 
Değerli din kardeşlerim, ben bu örneği vermeye utanıyorum, ama rivayet hadis nakletme gerçeğinin, ne derece yanlışlıklarla dolu olduğunu, bu konuda çok dikkatli olmamız gerektiğini, her bilgiyi Kur’an onayından geçirmemizin önemini, sizlere göstermek istedim. YA BU ÖRNEĞİ DOĞRU KABUL EDİP ÖRNEK ALAN,  PEYGAMBERİMİZDE ÖYLE SÖYLEMİŞTİ DİYEREK, HAYATINA GEÇİREN OLURSA, BUNUN SORUMLUSU KİM OLACAK?
 
Sizce peygamberimiz, böyle bir öneride bulunur mu? Eşinin namusun dan şüphe eden ve peygamberimize şikayette bulunan, bu konuda onun fikrini soran bir Müslüman a, bu şekilde davran der mi peygamberimiz? Nelere inanıyoruz görüyor musunuz? Elbette bu yanlışlıkları yaşayan toplumların ne halde olduklarını, hep birlikte görüyoruz.
 
Geçen gün bir haber okudum. Bir Müslüman ülkede, 8 yaşında bir kız çocukla, 40 yaşında evlenen bir erkeğin, gerdek gecesinde çocuğun aşırı kanamadan öldüğünü yazıyordu. YAZIKLAR OLSUN Kİ, DİNE HURAFELER KATARAK, BUNLARDA DİNDEN DİR DİYENLERE. Peygamberimiz söylemediği yapmadığı halde,  peygamberimizin üzerinden yalanlar uydurarak kendilerine kılıf arayan, güzelim dinimizi bu hale getirenlere lanet olsun. 
 
Aklın ve mantığın sınırlarını aşan, bu evliliğe izin veren toplumun, uydurma rivayet hadislerin etkisiyle bu evliliği normal karşılamasının nedenini, herhalde anlamışsınızdır. İşte peygamberimize atılan böyle iftiralara inanmak, toplumları böyle büyük yanlışlara götürüyor. Peygamberimiz boşuna, benim adıma yalan uydurmayın, yoksa cehennemi boylarsınız dememiş. Ama dinleyen mi var. Kur’an dan uzak nefislere hükmetmek mümkün değil. 
 
Değerli din kardeşlerim. Lütfen imanımızı, inançlarımızı elde Kur’an sorgulayalım. Eğer pişman olmak istemiyorsak tabi. Birileri hurafe, batıl itikatlarına kılıf hazırlamış, bizlerde sorgusuzca yaşayıp gidiyoruz. Bu yanlışları fark edip, toplumu Kur’an ile uyaranları da, susturabilmek için, hem peygamberimizin sözlerine, hem de Kur’an ın tamamına ters düşen rivayetlerle susturmak istiyorlar. Toplumu Kur’an ile uyaranlara bakın ne diyorlar. 
 
“ŞUNU İYİ BİLİNİZ Kİ, BANA KUR'AN-I KERİM İLE BİRLİKTE ONUN BİR BENZERİ DE VERİLMİŞTİR. (BU KONUDA) DİKKATLİ OLUN; (ÇÜNKÜ) KOLTUĞUNA KURULAN TOK BİR ADAMIN ‘SİZE (HZ. PEYGAMBERİN SÜNNETİ/HADİSLERİ DEĞİL) SADECE ŞU KUR'AN LAZIMDIR, ONDA BULDUĞUNUZ HELALİ HELAL, HARAMI DA HARAM KABUL EDİNİZ YETER!’ DİYECEĞİ (GÜNLER) YAKINDIR...”
 
Ne yazık ki bu rivayet hadis delil gösterilerek, Kur’an ın dışından Allah ın koymadığı,  Peygamberimizin helal ve haramlar koyabileceği anlatılmaktadır.  Kur'an da bu düşüncenin tam tersi onlarca ayet olduğu halde bu düşünceye ne yazık ki inanılmaktadır. Açıkçası Kur'an terk edilmiş, onun yerini rivayetler almış ama farkında bile değiliz. Allah ın doğru yolunun yolcusu olan bir Müslüman, şu iki konuyu dikkatle araştırmalıdır. 
 
Birincisi yukarıdaki rivayet hadis, peygamberimizin yüzlerce hadisine ters düşen bir fikri savunmaktadır. Peygamberimiz, ALLAH’A YEMİN EDERİM Kİ ALEYHİMDE TUTUNACAK BİR ŞEYİNİZ YOKTUR; KUR’ AN’IN HELAL KILDIKLARI DIŞINDA BİR ŞEYİ HELAL KILMADIM. KUR’AN’IN HARAM KILDIKLARI DIŞINDAKİLERİ DE HARAM KILMADIM diyorsa, sizce yukarıdaki sözleri söylemiş olabilir mi? Buna benzer o kadar çok hadis vardır ki, peygamberimiz bizleri yalnız Kur’an a sarılmamızı emreder.
 
İKİNCİ VE EN ÖNEMLİ OLANI İSE, YUKARIDA VERİLEN ÖRNEK RİVAYET HADİSİN, KUR’AN IN TAMAMINA TERS DÜŞTÜĞÜDÜR. Allah bizleri Kur’an a yönelmemizi, onun ipine sarılmamızı ve emin olmadığımız sözlerinin ardına düşmememizi ister. Hatta sizleri Kur’an dan hesaba çekeceğim diyerek, sorumlu olacağımız yalnız Kur’an hükümleridir diye, net hükmünü verir. 
 
Değerli din kardeşlerim. Çok dikkatli ve uyanık olmanın zamanıdır, çünkü ömür çok kısa gelip geçiyor. Birileri, atalarının inançlarını devam ettirebilmek için, çok güzel kılıfını hazırlamış süslemiş, özendirmiş toplumun önüne koymuş.  Bunu fark etmeyelim diyede, Allah ın kitabını topluma, anlamadan okutuyorlar ve sen anlayamazsın günaha girersin sakın Türkçesinden okuma diyerekte korkutuluyor. Bizler dini yaşamayı başkalarına havale ettiğimiz içindir ki, eğriyi doğrudan ayıran FURKAN dan habersiz, her söylenene kanar olmuşuz.
 
Aldanmamak ve ebedi yaşamda huzura kavuşmak isteyen düşünerek, hurafeden ve sanıdan uzak, elde Kur’an imanını önce doğru kaynaktan öğrenmelidir. Bu gerçekleri görene, fark edene ne mutlu. Şunu bir kez daha hatırlatmak isterim, peygamberimiz bizleri, yalnız Kur’an ile uyarma görevi almıştır. Bu hükmü Allah birçok ayetinde apaçık bizlere bildirmiştir. 
 
Kaf 45: Biz onların dediklerini çok iyi biliriz. Sen onların üzerinde bir zorlayıcı değilsin. TEHDİDİMDEN KORKANLARA KUR’AN’LA ÖĞÜT VER.
 
Araf 3 : (Ey insanlar), RABBİNİZDEN SİZE İNDİRİLENE UYUN VE O'NDAN BAŞKA VELİLERE UYMAYIN. NE KADAR DA AZ ÖĞÜT ALIYORSUNUZ!
 
Enbiya 10:  Andolsun, SİZE ÖYLE BİR KİTAP İNDİRDİK Kİ SİZİN BÜTÜN ŞEREF VE ŞANINIZ ONDADIR. Hâlâ aklınızı kullanmayacak mısınız? 
 
Zuhruf 5: SİZ, HADDİ AŞAN KİMSELER OLDUNUZ DİYE, SİZİ KUR'AN'LA UYARMAKTAN VAZ MI GEÇELİM? 
 
Saygılarımla 
Haluk GÜMÜŞTABAK